Erektil Disfonksiyon Tedavisinde D Vitaminin Rolü
Yazıya başlarken erektil disfonksiyonda (ED) guide-linelarda bize öğretildiği gibi birinci basamak tedavinin viagra olduğunu göz ardı etmeden giriyorum fakat son dönemde d vitamini (VD) eksikliğinin artmış arterosklerotik kalp hastalıklarındaki (ASCH) rolü bir çok çalışmayla kanıtlandı. ASCH ve ED bir çok ortak risk faktörü barındırır. DM, HT, sigara, hiperlipidemi, sedanter hayat tarzı. Bu yazıda amaç düşük VD seviyelerinin farklı yollardan ereksiyon fonksiyonu üzerine etkisi değerlendirmek ve VD eksikliğinin (VDE) nonvaskular (damar harici ) katkılarının ED üzerine etkisini değerlendirmektir.
İlk olarak 1922 yılında McCollum rikets hastalığının tedavisinde yeni bir vitamin kullandı ismi VİTAMİN D. Son yıllarda yapılan çalışmalarla vucudun hemen her hücresinde reseptörü olduğu tespit edilmiştir. Zamanla sadece kemikler için degil bir çok organ için önemli bir madde olduğu yapılan çalışmalarla ortaya kondu. VD reseptörleri (VDR) steroid reseptör superfamilyasının bir üyesi. Şaşırtıcı olarak 3000'in üzerinde gen VD'ye cevap veriyor. Biyolojik etkilerini genomik veya non genomik yollardan gösterebiliyor.
VD ile ED arasında nasıl bir ilişki var VD takviyesi yapıldığında ED tedavisinde bir avantaj elde edilir mi?
- Abnormalities in calcium and phosphorus homeostasis
- Bronchial asthma
- Coronary artery disease
- Erectile dysfunction
- Heart failure
- Hypertension
- Hypogonadism
- Impaired vascular endothelial and smooth muscle function
- Increased immune or inflammatory response
- Infertility
- Metabolic syndrome
- Osteoporosis
- Peripheral vascular disease
- Respiratory diseases
Yukarıda VDE eksikliği ile oranı artan hastalıkları görmekteyiz bunlar; solunum hastalıkları, periferal damar hastalıkları, kemik erimesi, metabolik sendrom, kısırlık, artmış immün yanıta bağlı allerjik hastalıklar, hipogonadizm, hipertansiyon, kalp yetmezliği erectil disfonksiyon, kalp damarı hastalıkları, astım ve onarmal calsiyum ve fosfor metabolizması.
USA de 7000 hasta üzerinde yapılan çalışmada VDE ile kalp damar hastalıkları arasında anlamlı ilişki tespit edilmiş. 20 yaş üstü 3390 erkek hasta üzerinde yapılan çalışmada ASKH bağımsız olarak VDE eksikliğinde ED oranın artığı tespit edilmiş. VD seviyeleri ne kadar düşük ise (20 ng/mL nin altında) ED oranlarında o kadar yükselme izlenmiş. Plesebo kontrollü çalışmalarda tek doz yüksek VD uygulaması ile bile tip 2 diyabet hastalarında düzelmiş endotelial fonksiyon bulguları tespit edilmiştir. Arterosklerozda endotelial bağımlı düz kas hücreleri gevşemesi kaybı ilk cevaptır. Düzeltilmiş endotelial fonksiyon ED'nin köşe taşıdır.
Vitamin D ve Endokrin Sistem
Testesteron ereksiyon fonksiyonun neredeyse bütün komponentlerinde module edici bir rol oynamaktadır. Kaybı direkt olarak ED ile ilişkilidir. Yaşlanan populasyonda hipogonadizm (hormon yetersizliği) sık görülen bir durumdur. Yapılan bir çok çalışmada VD eksikliğinde testesteron seviyelerinde anlamlı bir korelasyon tespit edilmiştir. Testesteron yetersizliği olan hastalarda VD takviyesi ile beraber testesteron seviyelerinin anlamlı bir şekilde yükseldiği tespit edilmiştir. Sistematik çalışmalarda VD takviyesi ile beraber semen kalitesinde artış androjenik horman seviyelerinde artış ortaya konulmuş kanıtlardır. Gene orta yaşlı obez erkekler üzerine yapılan başka bir çalışmada VD takviyesi ile beraber düzelmiş testesteron seviyeleri, metabolik sendrom, erektil fonksiyon izlenmiştir.
Vitamin D ve İmmün Sistem
ED aşamalı inflamatuar aktivasyon ile ilişkidir ve ED ve kardiyovasküler hastalıklarda inflamasyon önemli bir patofizyolojik rol alır. Sildenafil birinci basamak tedavide uygulanan ajandır .Pro inflamatuar safhada ki marker ve mediatörleri akut olarak azaltığı ortaya konulmuştur. Son yapılan çalışmalarda VD ile inflamasyon faktörlerinin süpresyonu apopitosiz yavaşlatılması gösterilmiştir. Bu çalışmada VD'nin koruyucu rolü inflamasyonu yavaşlatması ve inaktive etmesi olarak gösterilmiştir. VD'nin inflamatuar sitokin ekspresyonunu inhibe ettiği (bunlar IL-1,IL-6,TNF-alfa,IL-8 ve 12) gösterilmiştir. VD direkt olarak endotelial hücreleri oxidatif strese karşı koruyabilir.
Vitamin D ve Nitrikoksit Üretimi
NO yolağı bilinidiği gibi ereksiyon ile direkt ilişkilidir. VD de gözlenen diğer mekanizma VD'nin NO ile ilişkisidir. Aktive olmuş VD'nin endotelial, NO üretimini stimule ettiği gösterilmiştir. Çalışmada bunun saniyeler içinde gerçekleştiği gösterilmiş buda bize aynı zamanda nongenomik direkt etkisi olabileceğine dair ip ucu vermektedir.
D vitaminin patentini almak mümkün olmadığı için asla yüksek maliyetli çalışmalar yapılamayacaktır. Buna rağmen yapılan bir çok kanıt tabanlı çalışmada VD ile, ED arasındaki çeşitli ilişkiler gösterilmiştir. Düşük maliyetli olması yan etki göstermemesi nedeniyle her zaman göz önünde bulundurulması gereken bir faktördür.